Yazdan kalma pırıl pırıl güneşli bir günde,CHP ilçe örgütlerinin geçtiğimiz hafta sonu Ataköy’de bulunan Sinan Erdem spor kompleksi’ne doğru aktığını gördük.”İktidar yolunda İstanbul buluşması”adı altında gerçekleşen etkinliğin amacı CHP İstanbul Büyükşehir ve ilçe belediye başkanlarının tanıtımından ibaretti.

Toplantının yapılacağı salona vardığımızda dikkati çeken en önemli nokta beklentileri fazlasıyla karşılayan kalabalık kitleler.İstanbul’un dört bir tarafından organize bir şekilde gelen partililer salonun içini ve dışını adeta bir karnaval havasına dönüştürdüler.

Burada, Sn. Mustafa Sarıgül’e hakkını teslim edelim.Yine de Y-CHP,eksen kayması tartışmaları altında Abdi İpekçi spor salonunda yapılan il kongresinde,katılım yönünden örtülü protestolara maruz kalındığına inandığım günlerden, inancın ve kazanma duygusunun tavan yaptığı günlere gelmek, CHP açısından büyük bir değer. 

Uzun bir bekleyişin ardından İstanbul Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarının açıklanması örgütlerde büyük heyecan yaratırken, yer yer örgütsel kırılmalarda yaşanmadı değil.Yine de katılımcıların yüzünden okunan canlılık, geçmişte hiç bu kadar umutlu olmadıklarının göstergesiydi.Önlerine çıkacak zorlukları aşacaklarına olan inançları tamdı.

Parti içi demokrasi sevdalısı bir dostunuz olarak bazı ilçelerde yapılan tercihler, insan onurunu incitici olsa da uygulanan aday belirleme yöntemlerinin gri tonları da içermesi, haksızlığa uğradıklarına inanan adayların, verilen kararları sineye çekmelerine ve parti kültürüne duyulan saygıdan dolayı tabana itidal çağrılarında bulunduklarını gördük.

Tekrar salona dönecek olursak,tribünlerin hınca hınç dolu olduğunu söyleyebilirim.Salonda yer bulamayanların koridorlarda hummalı kulis faaliyetleri içinde olmalarının yanı sıra dışarıda da görsellik içeren etkinlikler göze çarpıyordu.

İl başkanı Sn.Oğuz Kaan Salıcı ve İstanbul Büyükşehir belediye başkan adayı Sn.Mustafa Sarıgül’ün CHP’nin ve sosyal demokrasinin yeniden doğuşuna ve parti içi demokrasiye olan inançlarına vurgu yapmaları kitleleri heyecanlandırmış olsa da pratikte yaşatılanların henüz tatmin edici boyutlarda olmadığını da görebiliyoruz.

Tek dileğim Cumhuriyet Halk Partisinde yerel yada genel olsun,parti içi seçimlerin hangi yöntemle yapılacağı tartışmalarının ortadan kalkması.Sosyal demokrat bir parti de bu tür tartışmaların üyeleri incittiğini düşünüyorum.Buna mukabil parti üyelerin yıllarca parti içi demokrasi kültüründen uzak tutulması sebebiyle parti içi demokrasi kültürünün yerleşmesi zaman alacak gibi.

CHP’de bunlar yaşanırken AKP telaş içinde.Geçmiş dönemlerde belediye başkanlıklarını belirlemede ortaya konan netlik bu dönem için geçerli değil.17 aralık yolsuzluk depreminden fazlasıyla etkilendikleri belli.İşler iyi giderken cemaatle içli dışlı yapıdan rahatsızlık duymayacaksın,yolsuzluklar ayyuka çıkınca yargı kararlarını tanımayacaksın,Aziz Yıldırım ve şike davalarından medet umup yaşananları halkın gözünden uzak tutmaya çalışacaksın.

17 aralık depremini bu köşede yeterince irdelediğimizi düşünüyorum.En azından 30 mart seçimlerine kadar gündemden düşmeyecek olsa da partilerimizin belediye başkan adayları hakkında değerlendirmeleri yapabilmek için özellikle AKP belediye başkan adayının da belirlenmesini beklemenin daha doğru olacağını düşünüyorum.Haftaya görüşmek üzere.

Saygılarımla.   Hasan Temel