Ön Seçim Ateşi Yükseliyor

Zaman daralmakta.

Seçim tarihi yaklaştıkça, aday adayları tatlı bir telaş içinde

 

Özellikle CHP de adeta fal açılmakta

Önseçim mi?

Merkez yoklaması mı?

Yoksa…

Eğilim yoklaması mı?

 

Kimse kızmasın, darılmasın geçmiş geleceğin aynası ise eğer, ufak, tefek, kısık sesli talepler olsa da, sağ cenahta ön seçim beklemek abesle iştigal olsa gerek.

 

Gözler yine CHP de olacak gibi gündemi yine CHP nin belirleyeceği alenen belli.

 

CHP de aday adaylarının önündeki tek engel, aday belirleme yöntemindeki  belirsizlik şeklinde kendisini göstermekte.

 

Kimi ön seçim, kimi merkez yoklaması beklentisi içinde ve  kamuoyuna verilen beyanatlardan da bu çok net hissedilmekte.

 

Oysa, ön seçim örgüt talebi.

Ama…

Ön seçim geleneğini üyelerine neredeyse unutturanların, şimdi ön seçim talebinde bulunmaları doğrusu çok manidar.

 

Hele hele bunu örgüt talebine dayandırmaları gelişmeleri daha da ilginç kılmakta.

 

Yıllardır önseçim kavgası vermeyenler veya sessiz kalanlar, partinin antidemokratik yapıya doğru hızla kayışında kendilerini sorumlu hissediyorlar mı?

 

Veya hissediyorlarsa özeleştiri vermeyi düşünüyorlar mı?

 

Aksi taktirde delege veya üye neden destek versin ki!

 

Solda aday belirleme yönteminin tartışılmasından aslında hicap duyulmalı.

Ama…

Yılların alışkanlıkları bir kalemde silinip atılamamakta. 

Deva, zaman olsa da, demokrasi asla ertelenemez bir olgu olarak karşımızda durmakta.

Şartların olgunlaşmasını beklemek çirkin yüzümüzün açığa çıkması demektir ki,  asla bize yakışmayan bir davranış şekli.

 

Bırakın, delegeler veya üyeler adaylarını seçsin, bırakın, üyelik yapısının sağlıklı olmadığı varsayımından hareketle, anti demokratik yöntemlerin savunucusu durumuna düşmeyin.

 

Doğrulara ortak olunduğu  gibi,  yanlışlara da örgütler ortak olsun.

 

Partilerin gerçek sahipleri olarak, doğrular örgütlerin doğrusu, yanlışlarda örgütlerin yanlışı olsun.

 

Artık iki mahalle ismi ezberleyen, ilçemizin yerel sorunlarını sigara paketlerine not alanların yanı sıra Gaziosmanpaşa sevgisini bizlere anlatmaya çalışanların yerlerine,

kendi yerel adaylarımızı seçme fırsatı tanınsın, örgütlere güvenilsin.

 

Solun,sosyal demokrasinin evrensel ilkeleri belli.

Amerika’yı yeniden keşfedecek değiliz.

 

Örgütlere düşen görev, örgüt taleplerini kendisine şiar edinen parti yönetimlerine ve parti içi demokrasinin tesisi yönünde yapılan tüm önerilere sahip çıkmak ve bu uğurda yapılacak çalışmalara katkı sunmak olmalıdır.

 

Saygılarımla. Hasan TEMEL  hasan@temel.us