MİLLET İRADESİ HAPSEDİLMEMELİ...
.
Bir suç iddiası ile tutuklu bulunan ve bu süre içersinde milletvekili adayı olma hakkı bulunup, bunuda kullanarak vekil olan bazı isimler konusunda kamuoyu ÇIKSIN veya ÇIKMASIN şeklinde ikiye bölündü.
Geçtiğimiz dönem benzer durumda olan ve tutuklu iken seçilen bir milletvekilinin mahkemece tutukluluk haline son verilmişti.
Burada kararı değil, hukuku tartışmalıyız... Karar hukuki olarak doğru olabilir ama hukukta bir uyumsuzluk var gibi.
Milletvekili iken dokunulmazlık kazanan ve aynı davadan tutuklamayacak konumda olan kişiler, tutuklu oldukları halde de aynı haklara sahip olmalı. Dokunulmazlığın kaldırılışı veya hakkında farklı bir karar verme merci meclis olmalı.
Anayasa'nın ilgili hükümleri değiştirilerek bu sorun çözülür. Milletin irade koyarak seçtiği vekiller meclise gitmeli. Ama öncesinde milletvekili olamayacak konumda olanların adaylıkları kabul edilmemeli.
Seçimden önce milletvekili olamayacak denilerek bazı isimlerin adaylıkları red edildi. Doğru bir karardı. Ama sonrasında -başlayan şiddet olaylarından mıdır bilinmez- adaylıkları kabul edildi.
CHP ve Bağımsızlarında yemin etmemeleri doğru bir karar değil. Yemin edecekler ve bu konuda çözümü mecliste arayacaklar. Eğer çözemezlerse 'Sine-i Millete' dönecekler.
Bu yazımız, tutuklu vekillerin iddia edildiği suçlardan dolayı suçlu veya suçsuz olduğuna inandığımız anlamına gelmez.
Bu sadece millet iradesinin önemsenmesi ve tecelli ettirilmesi anlamındadır.
Haber - Yorum - Analiz: Ali Şükrü Kara