ERGENLİKTEKİ HIZLI DEĞİŞİMLER STRESE NEDEN OLABİLİYOR
Sağlık
31.01.2024 - 18:25, Güncelleme:
31.01.2024 - 18:31 5111+ kez okundu.
ERGENLİKTEKİ HIZLI DEĞİŞİMLER STRESE NEDEN OLABİLİYOR
10’lu yaşlarda başlayan ve 19 yaşa kadar süren, çocukluktan erişkinliğe geçiş için bir köprü süreci olan ergenlik çağında, gençlerin biyopsikososyal alanlarında çok hızlı gelişimler ve değişimler yaşanır. Bu hızlı değişime uyum sağlama süreci gençlerde strese neden olabilmektedir. Peki, bu süreçte gençlerde meydana gelen değişimler nelerdir, ebeveynlerin yaklaşımı nasıl olmalıdır?
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Çocuk - Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden, Doç. Dr. Hamza Ayaydın, ‘Ergenlik Dönemi’ hakkında bilgiler verdi.
Ergenlik döneminde gençlerin uyum sağlamaları gereken hızlı değişim alanları
- Bedenlerinde oluşan fiziksel değişiklikler
- Üreme kapasitesinin gelişmesi
- Soyut düşünme gibi düşünsel alanlarının zenginleşmesi
- Duygularında hızlı dalgalanmalar
- Kimlik oluşum sürecinin hızlanması
- Anne-babadan ayrımlaşma eğilimi
- Zarar görmezlik, bana bir şey olmazlık düşüncesi
- Bağımsızlık arayışı
- Arkadaş ve akran grup arayışı ve uygun sosyal rolleri edinmek
- Bireysellik ve gizlilikte artış
- Romantik ilgilerde artış
- Hayatı sorgulama ve ideolojik arayış
- Başarı baskısı, akademik gereksinim ve meslek seçim süreci
Bütün bunlar ergenin ‘Ben kimim?’ sorusuna cevap arama çabasıdır
Bu süreçte stresle baş edebilmek ve stresi yönetebilmek, ergenlik ve erişkinlik dönemi için psikososyal kazanımlar elde dilmesine kapı açar. Ergen birey, stres yönetme becerisi kazanamaz ise stres uzar, kronikleşir ve fiziksel, ruhsal, davranışsal ve sosyal sorunlara yol açar.
Stresle baş etme gelişimi için ebeveynlerin deneyim ve desteklerine ihtiyaç duyarlar
Stresle baş edebilmek için;
- Öncelikle sorunu saptamayı ve tanımlamayı öğrenmeleri, uygun çözüm için seçenekleri değerlendirmeyi öğrenmeleri, durumla ilgili yardım alabilecekleri kişileri ve alanları saptamayı öğrenmeleri, kendi çözüm yollarını bulabilmeleri için alan tanınması ve son olarak alınan kararı aileleri ile birlikte değerlendirmeleri sağlanmalıdır.
- Sağlıklı beslenme ve düzenli uyku alışkanlığı edinmelidirler.
- Ayrıca hobi olarak gördükleri alanlarının desteklenmesi özgüven artışında, arkadaş ilişkilerinin güçlenmesinde ve üretkenliklerinin ortaya çıkmasında etkilidir.
- Sporla ilgilenmelerini desteklemek; hem fiziksel sağlıklarını artıracak, hem teknolojik bağımlılıktan uzaklaşmalarını sağlayacak, hem de endorfin ve serotonin salgılarını artırarak ruhsal anlamda iyi hissetme duygularını pekiştirecektir.
- Akademik süreçlerinde çalışma alanlarının oluşturulmasına yardım edilmeli, gerektiği durumlarda destek verileceğini belirtip, mümkün mertebe ödev ve sorumluluklarını tek başına kendilerinin yürütmesi sağlanmalıdır.
- Bir sorun olduğunda paylaşmaları için zorlanmamalı, zaman tanınmalı, anlatmak istediklerinde onları dinlemeye hazır olduğunuz belirtilmelidir.
Bu yaklaşımlar stresle baş etmelerinde onları güçlü kılacaktır.
Ergenlik döneminde uygun psikososyal destek verilmezse kimlik gelişimi sekteye uğrar ve kimlik karmaşası durumu yaşanabilir. Bu da onda kaygı, boşluk hissi ve kararsızlık durumuna sebebiyet verebilir.
Ebeveynler öncelikle çocukları ile iletişim kanallarını açık tutmalıdır
Ona aile ve evle ilgili kararlarda söz hakkı verin, onunla konuşurken göz teması kurun, anlattıklarını önemseyin, sözünü kesmeden dinleyin, eleştiriden ve karşılaştırmaktan kaçının. Sizin koyduğunuz kuralları sizinle tartıştığında öfkelenmek yerine kurallarınızın sebebini anlatın. Öfkelendiğinde ‘Benimle bu şekilde konuşamazsın!’ demekten ziyade sakinleştiğinde onu dinleyebileceğinizi söyleyin. ‘Şunu şöyle yapmalısın.’ yerine ‘Şu seçenek nasıl, olabilir mi?’ denilebilir. Konuşmaktan kaçınıyorsa zorlamayın, ‘Sanırım zor bir gün geçirdin, anlatmak istersen ben buradayım.’ denilebilir.
Ebeveynler birbirleriyle tutarlı olmalıdır
Tutarsızlık çocuğun işine geleni yapması için açık kapı bırakacaktır. Çocuğunuzun veya diğerlerinin güvenliğini tehlikeye atacak yüksek riskli davranışlarda kararlı olun, taviz vermeyin; ancak kendisini keşfedebilmesi için ona belli bir alan tanıyın. Bunun yanında alacağı kararlarda aldığı kararların sonuçlarına katlanması gerektiğini belirtin. Onun bütün davranışlarını kontrol etmeniz, hatasız bir süreç geçirmesini sağlamanız mümkün değildir. Bu sebeple bazı hatalara düşmesi, bazı hayal kırıklıkları yaşaması olasıdır. Bu süreçlerde koşulsuz sevginizi hissetmesi önemlidir.
Çocuğunuza rol model olun, beraberken cep telefonu-tablet ile oynamasını istemiyorsanız öncelikle ebeveynler de bu davranışlardan kaçınmalıdır.
Ergenlerin aileden uzaklaştığı bu süreçte onların ilgi duyduğu aktiviteleri keşfedip, birlikte zaman geçirmek için kendinize fırsat oluşturun.
10’lu yaşlarda başlayan ve 19 yaşa kadar süren, çocukluktan erişkinliğe geçiş için bir köprü süreci olan ergenlik çağında, gençlerin biyopsikososyal alanlarında çok hızlı gelişimler ve değişimler yaşanır. Bu hızlı değişime uyum sağlama süreci gençlerde strese neden olabilmektedir. Peki, bu süreçte gençlerde meydana gelen değişimler nelerdir, ebeveynlerin yaklaşımı nasıl olmalıdır?
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Çocuk - Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden, Doç. Dr. Hamza Ayaydın, ‘Ergenlik Dönemi’ hakkında bilgiler verdi.
Ergenlik döneminde gençlerin uyum sağlamaları gereken hızlı değişim alanları
- Bedenlerinde oluşan fiziksel değişiklikler
- Üreme kapasitesinin gelişmesi
- Soyut düşünme gibi düşünsel alanlarının zenginleşmesi
- Duygularında hızlı dalgalanmalar
- Kimlik oluşum sürecinin hızlanması
- Anne-babadan ayrımlaşma eğilimi
- Zarar görmezlik, bana bir şey olmazlık düşüncesi
- Bağımsızlık arayışı
- Arkadaş ve akran grup arayışı ve uygun sosyal rolleri edinmek
- Bireysellik ve gizlilikte artış
- Romantik ilgilerde artış
- Hayatı sorgulama ve ideolojik arayış
- Başarı baskısı, akademik gereksinim ve meslek seçim süreci
Bütün bunlar ergenin ‘Ben kimim?’ sorusuna cevap arama çabasıdır
Bu süreçte stresle baş edebilmek ve stresi yönetebilmek, ergenlik ve erişkinlik dönemi için psikososyal kazanımlar elde dilmesine kapı açar. Ergen birey, stres yönetme becerisi kazanamaz ise stres uzar, kronikleşir ve fiziksel, ruhsal, davranışsal ve sosyal sorunlara yol açar.
Stresle baş etme gelişimi için ebeveynlerin deneyim ve desteklerine ihtiyaç duyarlar
Stresle baş edebilmek için;
- Öncelikle sorunu saptamayı ve tanımlamayı öğrenmeleri, uygun çözüm için seçenekleri değerlendirmeyi öğrenmeleri, durumla ilgili yardım alabilecekleri kişileri ve alanları saptamayı öğrenmeleri, kendi çözüm yollarını bulabilmeleri için alan tanınması ve son olarak alınan kararı aileleri ile birlikte değerlendirmeleri sağlanmalıdır.
- Sağlıklı beslenme ve düzenli uyku alışkanlığı edinmelidirler.
- Ayrıca hobi olarak gördükleri alanlarının desteklenmesi özgüven artışında, arkadaş ilişkilerinin güçlenmesinde ve üretkenliklerinin ortaya çıkmasında etkilidir.
- Sporla ilgilenmelerini desteklemek; hem fiziksel sağlıklarını artıracak, hem teknolojik bağımlılıktan uzaklaşmalarını sağlayacak, hem de endorfin ve serotonin salgılarını artırarak ruhsal anlamda iyi hissetme duygularını pekiştirecektir.
- Akademik süreçlerinde çalışma alanlarının oluşturulmasına yardım edilmeli, gerektiği durumlarda destek verileceğini belirtip, mümkün mertebe ödev ve sorumluluklarını tek başına kendilerinin yürütmesi sağlanmalıdır.
- Bir sorun olduğunda paylaşmaları için zorlanmamalı, zaman tanınmalı, anlatmak istediklerinde onları dinlemeye hazır olduğunuz belirtilmelidir.
Bu yaklaşımlar stresle baş etmelerinde onları güçlü kılacaktır.
Ergenlik döneminde uygun psikososyal destek verilmezse kimlik gelişimi sekteye uğrar ve kimlik karmaşası durumu yaşanabilir. Bu da onda kaygı, boşluk hissi ve kararsızlık durumuna sebebiyet verebilir.
Ebeveynler öncelikle çocukları ile iletişim kanallarını açık tutmalıdır
Ona aile ve evle ilgili kararlarda söz hakkı verin, onunla konuşurken göz teması kurun, anlattıklarını önemseyin, sözünü kesmeden dinleyin, eleştiriden ve karşılaştırmaktan kaçının. Sizin koyduğunuz kuralları sizinle tartıştığında öfkelenmek yerine kurallarınızın sebebini anlatın. Öfkelendiğinde ‘Benimle bu şekilde konuşamazsın!’ demekten ziyade sakinleştiğinde onu dinleyebileceğinizi söyleyin. ‘Şunu şöyle yapmalısın.’ yerine ‘Şu seçenek nasıl, olabilir mi?’ denilebilir. Konuşmaktan kaçınıyorsa zorlamayın, ‘Sanırım zor bir gün geçirdin, anlatmak istersen ben buradayım.’ denilebilir.
Ebeveynler birbirleriyle tutarlı olmalıdır
Tutarsızlık çocuğun işine geleni yapması için açık kapı bırakacaktır. Çocuğunuzun veya diğerlerinin güvenliğini tehlikeye atacak yüksek riskli davranışlarda kararlı olun, taviz vermeyin; ancak kendisini keşfedebilmesi için ona belli bir alan tanıyın. Bunun yanında alacağı kararlarda aldığı kararların sonuçlarına katlanması gerektiğini belirtin. Onun bütün davranışlarını kontrol etmeniz, hatasız bir süreç geçirmesini sağlamanız mümkün değildir. Bu sebeple bazı hatalara düşmesi, bazı hayal kırıklıkları yaşaması olasıdır. Bu süreçlerde koşulsuz sevginizi hissetmesi önemlidir.
Çocuğunuza rol model olun, beraberken cep telefonu-tablet ile oynamasını istemiyorsanız öncelikle ebeveynler de bu davranışlardan kaçınmalıdır.
Ergenlerin aileden uzaklaştığı bu süreçte onların ilgi duyduğu aktiviteleri keşfedip, birlikte zaman geçirmek için kendinize fırsat oluşturun.
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.