Son günlerde CHP ve İyi Parti arasında yerel seçim iş birliği söylemleri son bulmuş gibi görülüyor.
Meral Akşener son günlerde yaşanan olaylar karşısında, “Şu an itibariyle bir savaş ilanı olarak kabul ediyorum. Varım, buyursunlar. Ben idmanlıyım.” Dedi.
İBB Başkanı İmamoğlu ise Meral Akşener’in ifadelerine yönelik sorulara, "Ben o defteri kapattım. İşime ve önüme bakıyorum." dedi.
Görünen o ki, CHP ile Türkiye geneli ve İBB iş birliği sona erdi.
Ekrem İmamoğlu, elbette herkesin desteğini almaya çalışacak. İBB seçimlerini kazanıp, ilk Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde güçlü bir aday olarak ortaya çıkmak isteyecek.
Herkes Meral Akşener’in iş birliği ve ittifaklara yaklaşmayışını Ak Parti’ye yarayacak şeklinde algılıyor.
Bence aslında olay öyle değil!
Meral Akşener’in stratejisi şöyle olabilir:
Akşener, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’a Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda bir şans verdi.
Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bu şansı Meral Akşener kendi kullanacak.
Ekrem İmamoğlu İBB seçimlerini kazanırsa, güçlenir ve muhalefet bloğunun doğal ve potansiyel Cumhurbaşkanı adayı olur. Bu da Meral Akşener’in işine gelmez.
O yüzden Ekrem İmamoğlu’nun İBB seçimlerini kaybetmesi lazım.
İyi Parti olarak kendi gücünü göstermek isteyecek…
Aday açıklamalarında çok acele etmeyecek…
CHP’de aday olmayan kırgın, küskün isimlere zeytin dalı uzatabilir.
Bence Meral Akşener bu işin Ak Parti'ye yaramasından çok, uzun vadede kendi stratejisini oluşturuyor.
Muhalefet bloğunda rakip eksiltmesi lazım.
Birde artık seçim öncesi bu ittifaklar, işbirlikleri sona ermeli...
Kendine ve partisine güvenen seçimlere girmeli...
Başka partinin şemsiyesi altında yürürken, birden yağmurun altında kalabilirsiniz.
İttifakı millet sandıkta yapmalı...