31 Mart’ta Türkiye’de yerel seçim yapılacak.
Siyasi partiler bu süreçte seçmene yaptıklarını, yapacaklarını, ülkenin önümüzdeki dönemdeki istikametini anlatacak.
Bu hedefleri, belirlenen süre içinde seçmene anlatacağı propaganda araçları değişti. Ak Parti seçmenden gelen tepkiler ve önerileri dikkate aldı.
Sesli araçlar, bayrak, afiş artık yok.
Çevreye duyarlı olması gereken bir şekilde yürütülmesi kararı aldı.
Sosyal medyanın, görsel anlatımların, teknolojinin daha fazla kullanıldığı bir seçim çalışma yöntemi başlatti.
Vazgeçtiği yöntemleri en iyi kullanan tecrübeli bir ekibi varken ve rakiplerinden fersah fersah üstün iken, yeni bir döneme geçti.
Aslında Ak Parti bu alanda daha yeni, rakiplerinin daha iyi olduğu bir yöntemi belirledi. Çevreyi ve vatandaşın hassasiyetlerini dikkate alarak, Ak Parti'nin değiştirmeyeceği tek yöntem bir Ak Parti klasiği olan bire bir seçmen ziyareti…
Elini sıkarak, evine giderek, yaptığını anlatmak, açık yüreklilikle yapamadığını söylemek, samimiyetle, gayret ile tevazusu ile çalıştığını anlatmak, Ak Parti'nin olmazsa olmazı.
CHP her zaman olduğu gibi seçmen, ülke, gibi bir derdi yok. Hiçte olmadı!
Gerçi haksızlık yapmayalım; hele kendi iç kavgaları bir bitsin belki başını kaldırıp bir şey söylemek zahmetine girecek. Fakat ah şu bitmez tükenmez iç meseleler.
Bu ülkenin bugüne dair sorularını çözmek, yarın ihtiyaç duyacağı alt yapı, sanayi hamlesi yapmak, kültürel miras a sahip çıkmak, Türkiye için, dünya için nerde bir mazlum varsa sahip çıkmak ve devasa bir medeniyet kurmak Ak Parti'nin yükü…
Ağır olur devlerin yükü…