Biz öğretirken, onlar bize hayatı öğretti.
Yol alırken karınca misali,
Sabrı, tevazuyu, samimiyeti, gayreti öğretti.
Birleşmiş Milletler tarafından 2008 yılında 2 Nisan tarihi “Dünya Otizm Farkındalık Günü” olarak ilan edildi. Nisan ayıda “Otizm Farkındalık Ayı” olarak biliniyor.
Nedir Otizm?
Otizmin genellikle doğuştan geldiği kabul edilir. 18 ay ile 3 yaş aralığında tanı konulur.
Bu çocuklarımızda iletişimde zorluk, ritmik tekrar eden hareketler, çevre ile etkileşimde duyarsızlık olarak kendini gösterir.
Aslında herkeste azda olsa otizm vardır.
Bazen bizde ayaklarımızı ritmik sallarız. Yaşantımızda iletişimde, davranışlarında problemli olan birçok bireye rastlarız.
Türkiye’de 1,5 milyona yakın otizmli bireyimiz olduğu ifade ediliyor.
Günümüzde yaklaşık doğan her 70 çocuktan birine otizm tanısı konuluyor. Otizm erkeklerde, kızlardan 4 kat daha fazla görülür.
Otizmin tedavisi zor bir süreçtir.
Sağlık problemleri için bazen ilaç kullanılır. Fakat en büyük tedavisi eğitimdir.
Eğitimle bazı kazanımlar sağlanır, yaşam becerileri artar. Hatta akademik kariyer yapan otizmli üniversite hocaları bile vardır.
Ünlü bilim ve sanat adamlarından Mozart, Beethoven, Einstein, Newton’da otistiktir.
Otizm bir eksiklik değil, farklılıktır.
Toplum olarak otizmin farkına varmalı, onları yaşama katmalıyız.
En iyi yaklaşım sevgidir, anlayıştır.
Onlara değer verdiğimizi bilmeleridir.