Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
merkez
Hasan TEMEL
Köşe Yazarı
Hasan TEMEL
 

Gaziosmanpaşa’da “Acele Kamulaştırma” Depremi..!

Adalet ve Kalkınma Partisi, 22 senedir Gaziosmanpaşa’da iktidar… Bir milyon üzeri nüfusuyla İstanbul’un en büyük ilçesiydi… 2009 yerel seçimlerine giderken Sultan gazi ve Arnavutköy ilçelerinin kurulmasıyla bu unvan elden gitti.! Gün itibarıyla nüfus, 500 bin olup, nüfus yoğunluğu açısından zengin, boş arazi açısından çok fakir bir ilçe konumundayız.  Metre kareye düşen kişi sayısı oldukça yoğun… Çağdaş şehircilik yönünden asla kabul edilebilir bir ortalama değil… Bu istatistiki bilgi, ilçemiz Gaziosmanpaşa’nın  yaşanabilir bir ilçe olmadığının göstergesidir… Ayrıca, bu nüfus yoğunluğu ile, sağlıktan eğitime, ulaşımdan güvenliğe kadar daha bir çok alanda yeterli hizmetin halka sunulması imkansız.  Bu gün olduğu gibi gelecekte de ilçemizin öncelikli sorunu, nüfus yoğunluğu olacaktır… Çeyrek yüzyıldır çağdaş şehircilik açısından Gaziosmanpaşa’da beklenen atılım yapılamadı… Bu ancak, temek sorunlara çözüm üretemeyen yöneticilerin, yönetim başarısızlığı ile açıklanabilir.  İlçemiz Gaziosmanpaşa’nın “Kentsel Dönüşüm” de İstanbul’un merkezi konumunda olduğunu biliyorsunuz… 16 mahallenin 13’ ünde dönüşüm kararı alınması cesaret örneği olsa da doğruluğu tartışılır ve tartışılıyor da. Çünkü alınan bu karar, Gaziosmanpaşa’da, önümüzdeki 20 yılın gündemini oluşturacak. Görünen o ki, Sn. Erhan Erol döneminde alınan kararların uygulanabilirliği bu gün itibarıyla pek gerçekçi görülmüyor. Bunun farkına varan yeni yönetim, dört mahallede bu uygulamadan vazgeçmiş olsa da yaşanması muhtemel prestij kaybı sebebiyle, aldıkları kararı kamuoyu ile paylaşmaktan imtina ediyorlar.  Kira ödemelerinde aksaklıklar çok, halk belediyenin kapılarını aşındırıyor.! Hak sahipleri ile yaşanan, işgal, tapu tahsis, tapu sorunları ayyuka çıkmış durumda… Karşılıklı anlaşmazlıklar, çözüme kavuşmadan “kentsel dönüşüm” uygulamalarına start verildi… Lakin bu durum sorunları daha da karmaşık bir hale getirdi.  Kentsel Dönüşüm uygulamaları hata kabul etmez… Bütün uyarılara rağmen uzlaşma sağlanmadan yola çıkmanın tehlikelerine işaret edilmiş olsa da, riyaset makamı duymazdan geldi… Bu duyarsızlık sonucu Gaziosmanpaşa’ da yedi yıldır sadece kentsel dönüşüm konuşuluyor… Üç yıl önce yıkılan evler olduğu gibi dururken, henüz kazma vurulabilmiş değil.  Taraflar arasında vukuu bulan sorular çözülmeden başlanmasın telkinlerine kulak tıkadılar… CHP Meclis grubu birçok kez önerdi… Muhtemel sorunlardan arındırılmış örnek bir mahalle dönüşüme tabi tutulsun… Halk için çekim merkezi olsun dense de, yapılan öneriler dikkate alınmadığı gibi, geriye dönüşün mümkün olmadığı bir çözümsüzlüğe doğru hızla sürüklendik.  Oysa Kentsel Dönüşüm uygulamalarına çok güzel örnekler var… Öneriler dikkate alınmadığı gibi halkın çıkarlarını gözetmeyen uygulamalara imza attılar… Mesela, Ankara’da Sn.Murat Karayalçın tarafından uygulanan “Batıkent- Dikmen Vadisi ve Portakal Çiçeği” gibi çağdaş şehircilik anlayışına uygun öneriler, CHP grubunca sunulmuş olsa da dikkate alınmadı... Bu duyarsızlığın Gaziosmanpaşa ve halkı için önemli bir kayıp olduğunu düşünüyorum.  Kentsel dönüşümde gelinen nokta gerçekten içler acısı… Yara derinden kanıyor.! Hak sahipleri ve Belediye arasındaki uyuşmazlıklar mahkeme kapılarına taşınmış durumda… Belediye’ye karşı dava açanların sayısı binlerle ifade ediliyor… CHP Meclis grubunun, riyaset makamının, mevcut kaos ortamında yeni arayışlara yönelmek zorunda kalacağı eleştirisinde haklılığı ortaya çıktı.   Belediye -GOPAŞ- TOKİ arasında yetki devri bitmek bilmiyor… Hak sahiplerinin ikna edilmesinde yıkım kararı tebliğlerinden medet umulmaktadır… Vatandaş ve Belediye arasında tam mutabakat sağlanmadan binalar yıkılmakta, elektrik ve su gibi temel ihtiyaçlar kesilerek insanlar anlaşmaya zorlanmaktadırlar… Riyaset makamınca yaşanan başarısızlık, halka ve CHP Meclis grubuna fatura edilmeye çalışılmaktadır.  Meseleye hak sahipleri açısından baktığımızda durum biraz daha karışık görülüyor… Neredeyse yarım asırdır zor koşullarda yaşam savaşı veriyorlar… Vermeye de devam ediyorlar... Kalan ömürlerini, çatısının akmadığı, deprem korkusunun yaşanmadığı, sağlıklı, güvenli, sıcak yuvalarında, huzurlu bir hayat sürmek istiyorlar… Bu kent mağdurlarının en doğal hakkı.  CHP’ de bu bilinçle, kentsel dönüşümden yana tavır almış durumda… AKP’ den farklılığı, kentsel dönüşüm uygulamalarının nüfus yoğunluğunu arttırmasına engel olmak ve kent rantlarının inşaat şirketlerince değil, kent mağdurlarınca paylaşılmasına ön ayak olmaktan ibaret.  Daha basit bir ifadeyle, verilenin çok üzerinde olması gereken haklarının, kendilerine teslim edilmesini sağlamak. Baskı, korku, sindirme politikaları, halk üzerinde derin yaralar oluştururken, örgütsüzlük, öncülüğü, derneklere ve CHP’ne yüklemektedir.    Artık şunu görmek gerekiyor… Gaziosmanpaşa’ da kentsel dönüşüm İstanbul trafiğinden farksız..! İşin içinden çıkılmaz bir hal almış durumda… Bu durumun farkına varanlar “Acele Kamulaştırma” kararıyla nefes almaya çalışıyorlar..!  “Acele Kamulaştırma” kararının gerekçesi dahi belirtilmemesi çok manidar… Bu ve benzeri uygulamaların AKP iktidarında olağanlaştığını görmek artık şaşırtıcı değil… Oysa, “Acele Kamulaştırma” yurt savunması yada özel yasalarla belirtilen özel durumlarda başvurulması gereken istisnai bir yoldur…  Bu toplumsal vicdanı yaraladığı gibi bu kararın alınmasında STK, Dernekler ve Meslek odalarınca desteklendiği inandırıcı bulunmamakla birlikte ismen açıklama gereği dahi duyulmamıştır… Savaş yok, deprem yok, olağanüstü bir durum yok… Öyleyse “Acele Kamulaştırma” kararı, neyin nesi, diye soracak olursak, halka aba altından sopa göstermekten ibaret olduğunu söylemek mümkün. Halka verilenle yetinme telkini de diyebiliriz.  Cumhuriyet Halk Partisi olsun, mahallelerde kurulan dernekler olsun, istedikleri tek şey, Gaziosmanpaşa halkının menfaatlerini korumak… Yaşanan hukuk tanımaz imar talanına dur demek… İcra makamına düşen görev “Acele Kamulaştırma” kararı ile amaçlananın ne olduğunu halkla paylaşmak olmalıdır. Kentsel dönüşümde yaşanan çözümsüzlüğün, adaletsizliğin ve başarısızlığın faturasını, direnen halka ve CHP’ ne kesmek olmamalıdır.  Hasan TEMEL
Ekleme Tarihi: 06 Mayıs 2016 - Cuma

Gaziosmanpaşa’da “Acele Kamulaştırma” Depremi..!

Adalet ve Kalkınma Partisi, 22 senedir Gaziosmanpaşa’da iktidar…

Bir milyon üzeri nüfusuyla İstanbul’un en büyük ilçesiydi…

2009 yerel seçimlerine giderken Sultan gazi ve Arnavutköy ilçelerinin kurulmasıyla bu unvan elden gitti.!

Gün itibarıyla nüfus, 500 bin olup, nüfus yoğunluğu açısından zengin, boş arazi açısından çok fakir bir ilçe konumundayız. 

Metre kareye düşen kişi sayısı oldukça yoğun…

Çağdaş şehircilik yönünden asla kabul edilebilir bir ortalama değil…

Bu istatistiki bilgi, ilçemiz Gaziosmanpaşa’nın  yaşanabilir bir ilçe olmadığının göstergesidir…

Ayrıca, bu nüfus yoğunluğu ile, sağlıktan eğitime, ulaşımdan güvenliğe kadar daha bir çok alanda yeterli hizmetin halka sunulması imkansız. 

Bu gün olduğu gibi gelecekte de ilçemizin öncelikli sorunu, nüfus yoğunluğu olacaktır…

Çeyrek yüzyıldır çağdaş şehircilik açısından Gaziosmanpaşa’da beklenen atılım yapılamadı…

Bu ancak, temek sorunlara çözüm üretemeyen yöneticilerin, yönetim başarısızlığı ile açıklanabilir. 

İlçemiz Gaziosmanpaşa’nın “Kentsel Dönüşüm” de İstanbul’un merkezi konumunda olduğunu biliyorsunuz…

16 mahallenin 13’ ünde dönüşüm kararı alınması cesaret örneği olsa da doğruluğu tartışılır ve tartışılıyor da. Çünkü alınan bu karar, Gaziosmanpaşa’da, önümüzdeki 20 yılın gündemini oluşturacak.

Görünen o ki, Sn. Erhan Erol döneminde alınan kararların uygulanabilirliği bu gün itibarıyla pek gerçekçi görülmüyor.

Bunun farkına varan yeni yönetim, dört mahallede bu uygulamadan vazgeçmiş olsa da yaşanması muhtemel prestij kaybı sebebiyle, aldıkları kararı kamuoyu ile paylaşmaktan imtina ediyorlar. 

Kira ödemelerinde aksaklıklar çok, halk belediyenin kapılarını aşındırıyor.!

Hak sahipleri ile yaşanan, işgal, tapu tahsis, tapu sorunları ayyuka çıkmış durumda…

Karşılıklı anlaşmazlıklar, çözüme kavuşmadan “kentsel dönüşüm” uygulamalarına start verildi…

Lakin bu durum sorunları daha da karmaşık bir hale getirdi. 

Kentsel Dönüşüm uygulamaları hata kabul etmez…

Bütün uyarılara rağmen uzlaşma sağlanmadan yola çıkmanın tehlikelerine işaret edilmiş olsa da, riyaset makamı duymazdan geldi…

Bu duyarsızlık sonucu Gaziosmanpaşa’ da yedi yıldır sadece kentsel dönüşüm konuşuluyor…

Üç yıl önce yıkılan evler olduğu gibi dururken, henüz kazma vurulabilmiş değil. 

Taraflar arasında vukuu bulan sorular çözülmeden başlanmasın telkinlerine kulak tıkadılar…

CHP Meclis grubu birçok kez önerdi…

Muhtemel sorunlardan arındırılmış örnek bir mahalle dönüşüme tabi tutulsun…

Halk için çekim merkezi olsun dense de, yapılan öneriler dikkate alınmadığı gibi, geriye dönüşün mümkün olmadığı bir çözümsüzlüğe doğru hızla sürüklendik. 

Oysa Kentsel Dönüşüm uygulamalarına çok güzel örnekler var…

Öneriler dikkate alınmadığı gibi halkın çıkarlarını gözetmeyen uygulamalara imza attılar…

Mesela, Ankara’da Sn.Murat Karayalçın tarafından uygulanan “Batıkent- Dikmen Vadisi ve Portakal Çiçeği” gibi çağdaş şehircilik anlayışına uygun öneriler, CHP grubunca sunulmuş olsa da dikkate alınmadı...

Bu duyarsızlığın Gaziosmanpaşa ve halkı için önemli bir kayıp olduğunu düşünüyorum. 

Kentsel dönüşümde gelinen nokta gerçekten içler acısı…

Yara derinden kanıyor.!

Hak sahipleri ve Belediye arasındaki uyuşmazlıklar mahkeme kapılarına taşınmış durumda…

Belediye’ye karşı dava açanların sayısı binlerle ifade ediliyor…

CHP Meclis grubunun, riyaset makamının, mevcut kaos ortamında yeni arayışlara yönelmek zorunda kalacağı eleştirisinde haklılığı ortaya çıktı.  

Belediye -GOPAŞ- TOKİ arasında yetki devri bitmek bilmiyor…

Hak sahiplerinin ikna edilmesinde yıkım kararı tebliğlerinden medet umulmaktadır…

Vatandaş ve Belediye arasında tam mutabakat sağlanmadan binalar yıkılmakta, elektrik ve su gibi temel ihtiyaçlar kesilerek insanlar anlaşmaya zorlanmaktadırlar…

Riyaset makamınca yaşanan başarısızlık, halka ve CHP Meclis grubuna fatura edilmeye çalışılmaktadır. 

Meseleye hak sahipleri açısından baktığımızda durum biraz daha karışık görülüyor…

Neredeyse yarım asırdır zor koşullarda yaşam savaşı veriyorlar…

Vermeye de devam ediyorlar...

Kalan ömürlerini, çatısının akmadığı, deprem korkusunun yaşanmadığı, sağlıklı, güvenli, sıcak yuvalarında, huzurlu bir hayat sürmek istiyorlar…

Bu kent mağdurlarının en doğal hakkı. 

CHP’ de bu bilinçle, kentsel dönüşümden yana tavır almış durumda…

AKP’ den farklılığı, kentsel dönüşüm uygulamalarının nüfus yoğunluğunu arttırmasına engel olmak ve kent rantlarının inşaat şirketlerince değil, kent mağdurlarınca paylaşılmasına ön ayak olmaktan ibaret. 

Daha basit bir ifadeyle, verilenin çok üzerinde olması gereken haklarının, kendilerine teslim edilmesini sağlamak. Baskı, korku, sindirme politikaları, halk üzerinde derin yaralar oluştururken, örgütsüzlük, öncülüğü, derneklere ve CHP’ne yüklemektedir.   

Artık şunu görmek gerekiyor…

Gaziosmanpaşa’ da kentsel dönüşüm İstanbul trafiğinden farksız..!

İşin içinden çıkılmaz bir hal almış durumda…

Bu durumun farkına varanlar “Acele Kamulaştırma” kararıyla nefes almaya çalışıyorlar..! 

“Acele Kamulaştırma” kararının gerekçesi dahi belirtilmemesi çok manidar…

Bu ve benzeri uygulamaların AKP iktidarında olağanlaştığını görmek artık şaşırtıcı değil…

Oysa, “Acele Kamulaştırma” yurt savunması yada özel yasalarla belirtilen özel durumlarda başvurulması gereken istisnai bir yoldur… 

Bu toplumsal vicdanı yaraladığı gibi bu kararın alınmasında STK, Dernekler ve Meslek odalarınca desteklendiği inandırıcı bulunmamakla birlikte ismen açıklama gereği dahi duyulmamıştır…

Savaş yok, deprem yok, olağanüstü bir durum yok…

Öyleyse “Acele Kamulaştırma” kararı, neyin nesi, diye soracak olursak, halka aba altından sopa göstermekten ibaret olduğunu söylemek mümkün.

Halka verilenle yetinme telkini de diyebiliriz. 

Cumhuriyet Halk Partisi olsun, mahallelerde kurulan dernekler olsun, istedikleri tek şey, Gaziosmanpaşa halkının menfaatlerini korumak…

Yaşanan hukuk tanımaz imar talanına dur demek…

İcra makamına düşen görev “Acele Kamulaştırma” kararı ile amaçlananın ne olduğunu halkla paylaşmak olmalıdır. Kentsel dönüşümde yaşanan çözümsüzlüğün, adaletsizliğin ve başarısızlığın faturasını, direnen halka ve CHP’ ne kesmek olmamalıdır. 

Hasan TEMEL

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gophaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler 2024 deneme bonusu veren siteler siyahbet giriş siyahbet giriş