Dil insanlar arası iletişimi sağlayan doğal bir araçtır. Dil ile evde, okulda, çarşıda insanlarla iletişim kurarız. Dil sosyal ve milli varlıktır. Her milletin kendine göre göre bir ana dili vardır. Türklerin ana dili, Türkçe, Kürtlerin ana dili Kürtçe, Arapların ana dili Arapça gibi…
Lehçe ise bir dilin, tarihsel gelişim sürecinde o dilden ayrılıp, farklı biçimde kullanılmasıdır. Lehçe çok eski tarihlerde ayrılarak ortaya çıkmıştır. Türk dilinden ayrılan Yakutça gibi…
Şive; aynı dilden ayrılarak, zamanla cümleler içinde farklılaşan kelimeler şiveyi ortaya çıkartır. Lehçe gibi keskin ayrılım yoktur. Azeri şivesi denebilir, yazılışta farklıdır.
Ağız; aynı ülkede dilin farklı konuşma şekilleridir. Şiveye yakındır ama farklılık sadece söyleyiştedir, yazılış aynıdır.
Yazı dili, anlaşmayı sağlamak için yazıda kullanılan ortak dile yazı dili denir.
Türklerin tarih boyunca dili Türkçe oldu. Göktürklerin kullandığı alfabe, Orhun Yazıtları bugün bile biri okuduğu zaman içinden bazı kelimeleri anlayabiliyorsunuz. Cümleden bir anlam çıkartabiliyorsunuz…
Osmanlı İmparatorluğunu da Türkler kurdu biliyoruz… Fakat ne hikmetse yazım dili olarak Arapça ve Farsça karışımı bir dil olan Osmanlıca’yı ortaya çıkartarak kullandılar.
Osmanlıca dil birliğini sağlamaktan öte, beklide ümmet birliğini sağlamak amacıyla ortaya çıkartıldı. Ümmet birliği için Arapça daha iyi olurdu. Millet dinini daha iyi öğrenebilir, ümmet birliği daha iyi sağlanabilirdi.
Bugün Osmanlıca bir yazı okunduğu zaman insanlar bir anlam çıkartamıyor… Çünkü Osmanlıca, sarayın yazışma dili olarak kalmış, millete inememiştir. Osmanlı döneminde bazı eserler Osmanlıca yazılmış, ama halk bunu zaten okuyamamış. Sadece Osmanlıca bilen bazı kişiler okumuş yazmış…
Osmanlı da halk kendi ana dilini kullanmaya devam etmiş. Millete inemeyen bir dil de bugün yok olup gitmiştir. Millet kendine inmeyen bir dili kabul edememiş, zaten kullanamamıştır.
Osmanlı keşke Türkçe’yi yazım dili yapsaydı. Temeli olan, büyük bir coğrafyada kullanılan Türkçe belki daha yaygın hale gelirdi. Belki de dünya dili olurdu. Osmanlı döneminde yazılan eserler bugün okunduğunda, normal bir vatandaş bile bir anlam çıkartabilirdi…
Sonuçta Osmanlıca hiçbir milletin ana dili değil. Derleme toplama ve saray çevresinin dili olmaktan öteye gitmemiş bir yazı dili olarak kalmış.
Aslında Osmanlıca diye bir dil yok diyebiliriz. Sadece bir yazım dili ve günümüzde kullanan da yok!