Direk konuya gireyim…
Hasta olduğu ifade edilen bir Türk vatandaşı, İsveç’ten uçakla Türkiye’ye getirildi.
Bu konu ile ilgili çok konuşuldu…
İddiaları sosyal medyadan takip etmişsinizdir…
Bu hareket işin şov tarafıdır.
Eskiden Avrupalılar uçakla Türkiye’deki hasta vatandaşlarını alıyorlardı ya…
Şimdi bir uçakla Avrupa’ya şov yaptık.
***
Şimdi de Amerika’ya 500 bin maske gönderiyoruz açıklaması yapıldı.
Daha Türkiye’de cep telefonuna eczaneden maske alımı için mesaj gitmeyen milyonlarca vatandaş var.
Hal böyle iken dünyaya bir şov daha yapıyoruz ve Amerika gibi bir ülkeye maske gönderiyoruz.
***
Dedim ya; bunlar işin şov tarafı..
Biz devlet Koronalı hasta vatandaşına ne yapıyor ona bir bakalım!
Sağlık Bakanlığı’nın 184 Korona hattı var.
Aile Sağlığı Merkezleri var.
Kendinizden şüphelendiniz mi arıyor veya gidiyorsunuz.
Test yapılıyor…
Hatta pozitif çıktığınız da Sağlık Bakanlığı ekipleri anında evinize gelerek diğer bireylere test yapıyor.
Evden çıkmamanızı ve 14 gün karantinada kalmanızı istiyor.
İlaç lazım ise tekrardan araçlarla evinize getiriyorlar.
Eğer durumunuz ciddi ise hastaneye yatırıyorlar.
İyileşme görüldüğünde evde tedaviye devam ediyorsunuz.
Bu arada aile bireyleri doktorlar ve görevliler tarafından sürekli aranarak durumları kontrol ediliyor.
Bütün bunlar için ise ücret alınmıyor
Sosyal devlet olma ve işin gerçek tarafı da bu!
Aslında işin en önemli kısmı şova dönüşmüyor.
Devlet işini yapıyor.
İşte burada Türkiye’nin tam anlamıyla kendini kapitalizm sistemine kaptırmadığı görülüyor.
Bunda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş değerleri ve muhalefet partilerinin de etkisi yok değil!