Bu yıl okulların kapanışı ile bayram tatili çakışınca ülke genelinde yaşanan insan sirkülasyonu çok dikkat çekti. Halk imkanları ölçüsünde sılaya, yurt içi ve yurt dışı tatil beldelerine akın etti.Garlar, otogarlar, hava limanları tatil yerleri ve lokantalar dolup taştı.Gidiş ve dönüşlerde yaşanan trafik çilesi ise tuzu biberi oldu!Malum, insanların iletişim ve etkileşim içinde olmaları toplumsal düzenin kurulmasına ve sosyal devletin güçlenmesine yol açar.Makul aralıklarla ailelerin dışarıda yemek yemeleri, sinemaya, tiyatroya ve tatile gitmeleri zaten sosyal devlet olmanın gereğidir.  Lakin halk yığınları, sosyal devletin kendilerine sunduğu haklardan habersiz olmaları nedeniyle kendi hak kayıplarına da arka çıkıyor! Yazın gelişi ile, bitmek bilmeyen Türkiye ekonomisi iyiye mi yoksa kötüye mi gidiyor tartışması tekrar alevlendi. Muhalefet yoksulluğa vurgu yaparken AKP’ye gönül veren seçmen, tatil beldelerinin doluluğuna dikkat çekerek muhalefet savlarını çürütmeye çalıştı.Ne yazık ki bu kitle, sosyal yaşamı hiçe sayan ve sadece karın tokluğu olarak gören bir yaklaşım içinde .İlaveten, medya gücü ile zihin bulanıklığı yaşayan ve AKP uygulamalarına kan taşıyanda yok değil.Eski tatil beldelerinden Erdek’ de tümyaz boyu ikamet eden biri olarak, bu duygu seline kapılan yurttaşlarıhaklı çıkaran bir manzaraile karşılaştığımı söyleyebilirim.Ayrıca, ülkenin içinde bulunduğu sosyal, siyasal ve ekonomik krizleri, tatil sürelerini dokuz güne tamamlama geleneğine bağlayarak besleyenlerde var! Sosyal devlette sosyal hayat haktır. Bu haktan mahrum edilmek farklı yaşam tarzına evrilmeye zorlanmak suçtur.  Tatil beldeleri ve lokantaların doluluğu ya da cadde ve sokakların araçlarcaişgale uğraması ne fakirliğin ne de zenginliğin göstergesidir.Bakmayın siz ‘her hane önünde bir araba var’ algı edebiyatına. Türkiye’de araç sayısı, Avrupa ülkeleri  ülkeleriyle kıyaslanamayacak ölçü de az.Araştırmalar, toplumun % 72’sinin bayramı evinde, % 24’ünün memleketinde % 4’ünün ise yurt içi ve dışı tatil beldelerinde geçirdiğini gösteriyor.  Bu veriler seksen beş milyonluk bir ülkede toplumsal refahın göstergesi olamayacağı gibi, % 4’lük oran, tatil belde kapasitelerinin çok üstünde.Lakin bilimsel verilere rağmen,olanları ve gelecekte olacakları anlatıp toplumu ikna edememek insana acı vermiyor da değil. Hasan TEMEL