Her dört kişiden biri, sosyal yardımlarla ayakta…
Bir tık üst gelir seviyesini yakalayan (emekli-asgari ücretli ) milyonlar, yoksulluk sınırının altında yaşam savaşı veriyor…
Bu kaotik ortam, deprem etkisi yaratmıyorsa eğer, ki yaratmıyor,bildiğiniz bütün ezberleri çöpe atın gitsin..!
Bunu niçin söylüyorum ..?
12 Eylül sonrası bugünlere değin süren ‘toplumsal çürümüşlüğü’, bütün partiler gördü…
Ne ilginçtir ki, bir tek CHP göremedi…
Yakın zamanda göreceği de yok...
Sözün özü, CHP’de toplumsal çürümüşlüğün bir parçası oldu çıktı… .
Tarih ve Politika biliminin kurucusu sayılan ünlü Fransız düşünür, devlet adamı, askeri stratejist Machiavelli der ki…
”Yığınlar toplum değildir... Otorite’ye itaat ederek hareket ederler... Toplum ise bireylerden oluşur, sorgular ve örgütlenir” der.
Machiavelli’ye kulak kabartma zahmetine katlanan bir CHP, toplumsal çürümüşlüğe çare olabilir ancak...
Yeter ki, toplum analizini doğru yapsın…
İnsanların, toplum özelliğini gün be gün kaybeden yığınlara dönüştürüldüğünü görebilsin...
Lakin görmek isteyen yok…
Varsa yoksa Kılıçdaroğlu gitsin, İnce gelsin…
Emriniz olur efendim(!) Ne de olsa onlar için parti içi mücadele, genel başkan değişiminden ibaret…
Yirmi yılı aşkın süren bu tercih, değişecek gibi de değil…
Aklıma gelmişken paylaşayım…
Yıllar önce Fransa’da Sosyalist Parti %45 oy oranı ile iktidar olur...
Daha sonra yapılan ilk olağan genel seçimde %43.5 oyla yeniden iktidara gelir…
Sonra ne mi oldu..?
Partinin genel başkanı, partisine %1.5 oy kaybı yaşattığı için istifa etti…
“Bir musibet bin nasihatten iyidir...”
Lütfen bir kere olsun aynaya bakın ve gereğini yerine getirin...
Parti içi kavgaların önüne geçin…
Ama nerdeee…
Bu örnek bile kulaklarınızı çınlatmalı…
Lakin, ne çınlayan kulağınız ne de görmek isteyen gözünüz var!
Bu nasıl bir koltuk sevdasıdır ki, gözlerinizi karanlık bürümüş...
Soğan altı lira olmuş…
Soğanın altı lira olduğu bir yerde, Pazar değil CHP karışıyorsa, sorun CHP’de demektir...
Görünen o ki, parti yöneticileri olarak, yöneticilik vasıflarının idraki içinde değilsiniz…
Bu da yetmedi, parti üyelerini birbirine kırdırdınız, kırdırmaya devam ediyorsunuz...
Geçmişte de işaret ettiğim gibi CHP’de, yapısal, ideolojik ve her şeyden önce köklü bir kadro değişimine ihtiyaç var…
Geçmişe dair ne varsa yıkın bütün duvarları…
Artık yeni şeyler söyleme zamanı…
Domino etkisi yapacak parti içi radikal bir değişim, inanın kurtuluşunda reçetesi olacaktır..
Hasan TEMEL