Atalarımız ne güzel de söylemişler… “Bu günün işini yarına bırakma” diye. Bir çok siyasi parti kongrelerini seçim öncesi yaparken CHP,tercihini bir yıl ertelemekten yana kullandı. Fakat unutulan bir şey vardı… Burası Türkiye olduğu gerçeği… Terör,gerilim,sevgisizlik ve adalet duygusunun yok olduğu sorunlar yumağı içinde bir ülke.   Halk, partilere koalisyon görevini verirken yapılacak erken seçimde görevden kaçan partilerin cezalandırılacağı fikri bende ağır basıyor..! Tersini düşünmek dahi istemiyorum… Çünkü bu halkın kendi kendini inkarı olur… Yaşanması muhtemel bu çelişki, toplumsal yozlaşmanın en ileri boyutu demektir ki böylesi bir çürümüşlüğün onarımı uzun yıllar alır.   MHP bildiğiniz gibi… Halkın aklıyla alay eder gibi şark kurnazlığı peşinde… Nasıl olsa CHP ile AKP’nin anlaşamayacağını AKP’nin erken seçimi zorlayacağını biliyordu… Millet iradesini kendi  iradesine kurban eden, yasal sınırlarına çekilmeye şiddetle mukavemet eden bir cumhurbaşkanı da vardı nasıl olsa… Ve bu bulanıklığın içinde  koalisyon ortaklığı yolunun kendilerine açılacağını bilmemesi mümkün mü..? Fakat her zaman evdeki hesabın çarşıya uyacağı unutulmamalı.   CHP ise kongre takvimini ertelemekle yağmurdan kaçarken doluya tutuldu..! Seçim sonuçlarından koalisyon çıkması MHP’nin AKP’ye kan taşıması ile siyaset Arap saçına döndü.! Bu karmaşıklıkta CHP, sorumluluk gereği hükümet kurma iradesini ortaya koyarken kurultay hazırlıklarını da ara vermeden sürdürmeye çalışıyor.   Genel siyaset üzerine bu kısa değerlendirmeden sonra CHP’de ilçe özelinde yaşanan ve yaşanması muhtemel gelişmelere değinmeye çalışalım.   Özellikle parti üyeleri iyi biliyorlar… Sn.Yılmaz Yıdırım’ın istifası  yönetsel kaosun  başlangıcı oldu… Bu kaos, 7 haziran seçimi öncesi Sn. Hasan Seyit Ömür ve yönetim kurulunun atanmasıyla son bulurken tabanın seçimlere odaklanması örgütsel kırgınlıkları az da olsa giderdi diyebiliriz.… Başkan. yönetim kurulu ve örgütün gayretleriyle ortaya konan performans oya tahvil edilememiş olsa da başarılı olduğunu şahsen söyleyebilirim..   Bu yönetim partiyi kongreye taşımak gibi bir görevle karşı karşıya…  Bu süreçte parti içi demokrasi sevdalısı bir İl Başkanı ile çalışacak olmaları kendileri için büyük şans.  İl Başkanı Sn.Murat Karayalçın’ı çok iyi tanıyan biri olarak…  Parti içi demokrasi uygulamaları yolunda İstanbul örgütünün en büyük teminatı olacağını düşünüyor ve buna yürekten inandığımı söyleyebilirim.   Sn.Hasan Seyit Ömür ve arkadaşları ilçe kongresinde yönetime talip olurlar yada olmazlar bilemem. Eğer yeniden görev talebinde bulunurlarsa kendilerine yol arkadaşlarını belirleme serbestliği tanınmalı ve örgütsel bütünlüğü sağlama çalışmalarını tabana yayma beklentilerine cevap verilmelidir.   Sosyal medyada bazı arkadaşların ilçe başkanlığı talebine yönelik açıklamaları var. Bu açıklamaların ete kemiğe bürünmesi ve altının doldurulması şart… Çünkü bu yolda örgüt desteğini sağlamakta önemli bir etken… Henüz adı zikredilmeyen partililerdende talep açanlar da olabilir… Kendilerini ilçe kongre delegelerinin iradesine sunacak bütün adaylara başarılar diliyorum.   Tabanın istediği kısa ve öz… Adil bir ilçe kongresi olsun... Emek boyutu göz ardı edilmesin… Kongre demokrasi şöleni havasında geçsin. Saygılarımla. Hasan TEMEL