Hafıza kaydıma baktım yok! Sordum,soruşturdum duyana,bilene,yaşayana rastlamadım.Gaziosmanpaşa CHP tarihinde dört adaylı bir yarış demek ki bir ilkti.
Yarışın tartışmasız galibi, 157 oy desteği alarak ipi göğüsleyen, Binali Dağdeviren ve arkadaşları oldu. Yürekten kutluyorum kendilerini.
Umarım, parti üyelerinin derdine deva olurlar diyelim ve lafı uzatmadan, kongre izlenimlerimi sizlerle paylaşmaya geçmek istiyorum.
Güzel,harika bir kongre yaşandı.Başkan adaylarınca gösterilen demokratik hassasiyet, kongre salonunda üyelere ve delegelere de yansıdı.Lakin, ufak tefek can sıkan, kişisel çirkinliklerde yaşanmadı değil.
Neydi içe sinmeyen bu çirkinlikler.Birkaç cümle ile de olsa yapanın yanına kar kalmaması adına bu zat-ı muhteremlere hatırlatmakta fayda var.
a ) Binlerce parti üyesi 400 ilçe kongre delegesini seçti.Seçerken delegelere şu görevi verdi.Benim adıma görev talebinde bulunan adayları masaya yatır,tek tek irdele ve en iyisini kongrede seç.
Delegenin kime niçin oy verdiyse verdi.Ne beni ne de bir başkasını ilgilendirmez.Lakin beni rahatsız eden kendi siyasi ikballeri için blok hareket etme baskısı oluşturmaya çalışanlar oldu.
Delegelerin siyasi iradesi ne ipotek koymaya çalışmak, demokratik temayüllere aykırı bir durum.Umarım yaptıkları hatanın farkına varırlar.
b ) Medeni cesaret gösteren dört kişi, maddi, manevi emek vererek aday oldu. Bir süre sonra hiçbir şey olmamış gibi,verilen emeği yok sayan ve yine kişisel siyasi ikbal uğruna,son virajda makas değiştirenler oldu. Pes doğrusu.Onlar kendilerini çok iyi biliyor.
c ) Ya siyaseti seçim kazanmak olarak okuyan siyaset üstatlarına ne demeli..(!) Hiç kusura bakmasınlar, bu arkadaşlardan siyaset üstadı değil olsa olsa siyaset Cambaz’ı olur. Oysa siyasette kaybederken de kazanmak mümkün. Yeter ki insan, kendisine yön veren kriterleri,kişisel ihtiraslara kurban etmekten uzak dursun.
Boşuna dememişler,“Huylu huyundan vazgeçmez diye.Söylenecek sözüm yok bunlara. Ne diyelim. Dün ne yaptıysalar bugünde aynısı yaptılar.Yarında yapmayacaklarının bir garantisi yok…
d ) Bir adaya yönelik küçümseyici hatiplere ne demeli.Bundan medet ummak ve zafer hayali kurmak, ancak siyaset fukaralığı ile açıklanabilir.
Ya bu partiye yıllarını vermiş, önemli görevlerde bulunmuş ve hala görev yapan şahsiyete atılan iftiraya ve bundan nemalanmak isteyenlere ne demeli..?
Görev icabı kulislerden uzak kalan bu arkadaşın, kongre salonunda, bilmem hangi listenin lehine taraf değiştirdiği dedikodusunu yayarak, arsızlıkta,,ahlaksızlıkta tavan yapan iğrenç yaratık,er yada geç kendi pisliğinde boğulacağını bilsin.
e ) Ve ittifak kandırmacası. CHP’de sürekli gündeme gelen ve gelmeye devam edecek bir hayal. Klasik olacak ama hatırlatmakta fayda var. CHP Sosyal Demokrat bir parti .İçinde bir çok farklı düşünceleri barındırıyor.Bu farklılıklar, partinin fikri zenginliğidir.
İttifak farklılık arz eden fikirler arasında olur.Katkı sunmak istiyorsanız hiç durmayın, fikri ekipleşme, kanatlaşma çalışmalarına öncülük edin.Göreceksiniz ki ,her şey çok daha güzel olacak.
Siyaset matematik değil.İki artı iki,dört etmez her zaman siyasette.Yenilginin sebebini başkalarında değil kendinizde arayın.
Sormazlar mı insana, Daha dün beraberdiniz, ne yaptınız da bu insanlar bir araya geldiler, kenetlendiler, bir bütün olup sizinle yollarını ayırdılar..?
Cevap bekleyen soru bu. Seçim kaybınıza kılıf aramayın. Şayet salonda birliktelik olsaydı, makasın daha çok açılmayacağını kim garanti edebilirdi.Aslında sorunun cevabı da içinde gizli olduğu çok açık.Anlamak isteyene.
Yeniden kongre salonuna dönecek olursak; Adrenalin çok yüksek olduğu,taraflarca saygı sınırlarının hiç aşılmadığı, barışçıl bir kongre oldu.
Sabah saatlerinden itibaren yaşanan yoğunluk, seçim sonuçlarının açıklanmasına dek sürmesi dikkat çekiciydi.
Artık seçim.bittiğine göre “Hedef 2019” yolunda çalışma zamanı. Kongre sürecinin değerlendirileceği bir örgüt toplantısı ile tüm kırgınlıkları sonlandırmak yeni yönetimin ilk icraatı olmalıdır.Yeter ki uyarılardan yapıcı eleştirilerden uzak kalmasınlar. Saygılarımla.
Hasan TEMEL