2019 yaklaştıkça, siyaset iklimi ısınmaya başladı…
AKP, her seçim öncesinde olduğu gibi “ yine milliyetçilik” dalgasına kendisini kaptırmış durumda...
Sakın, bilmeyerek bu dalgaya kapıldığını sanmayın….
“Seçim öncesi barış, seçim sonrası savaş”, tipik bir AKP politikası…
AKP’nin adayı belli; Sn.Recep Tayyip Erdoğan...
Hali hazırda bu görevi yürütüyor, her ne kadar tarafsız olmasa da…
AKP ne kadar sarihse, CHP’de aynı oranda karmaşık mı karmaşık.
Kimsenin kimseyi dinlediği yok...
Parti politikalarına ters düşen açıklamalar, CHP semalarında uçuşuyor..(!)
Haklı olarak Ortadoğu’yu bataklık olarak gören bir CHP’ var…
Bir vekili çıkıyor, garip açıklamalarla dolu beyanatlar veriyor…
Sn.Dursun Çiçek’ten söz ediyorum…
Şimdi de, Abdullah Gül’ün adaylığı için, Saadet Partisi’ne yirmi imza verebileceklerini buyumuş….
Sn.Abdullah Gül’den medet uman siyasilere şaşarım…
Birkaç sitemle, AKP’ye muhalefet yaptığını mı düşünüyorsunuz..?
Yanılıyorsunuz…
Bırakın hayal peşinde koşmayı…
Bu halk tarafsız bir Cumhurbaşkanı seçmek için sandığa gitmeyecek...
Sandığa giderken tek düşünces,i beş yıl bu ülkeyi yönetecek Cumhurbaşkanını seçmek olacak...
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı, bence Genel Başkan olmalı...
Lakin Genel Başkan, bu belirsizliği yok edeceğine körüklüyor...
Parti içinde, merkez sağ seçmenin de ilgisine mazhar olabilecek milletvekilleri yok değil.
Yeter ki görülmek istensin…
Aksi takdir de “Atı alan Üsküdar’ı geçmiş olacak.”
Hasan TEMEL