Seçim dendiğinde halkın tansiyonu yükseliyor… “Gelen gideni aratır”deyimi öyle kanıksandı ki,ne söylerseniz söyleyin nafile...          Oluşan algıyı değiştirmeniz çok zor...   Lakin olağan bir seçim, yapılmak zorunda… Zaten seçmen duyarlılığı, serzenişle sınırlı kalıyor…    Farklı bir beklenti içine girmekteiyimserlik olur…   Parti içi demokrasi uygulamalarına en çok ihtiyaç duyulduğu günlerden geçiyoruz...       Bölük pörçük de olsa buna sahip çıkan tek parti CHP idi...                          Oysa gelen haberler endişe verici…  Aday adayları ve örgütler, demokrasi şölenlerinden mahrum edilmek üzereler.   Ön seçim, eğilim, temayül derken adayların nerdeyse tamamı liderlerin iki dudağından dökülen sözcüklerle netleşti ne netleşmeye devam ediyor…                    Yasaların zorunlu kıldığı sınırda nakdi harcama dikkate yine alınmayacak...             Devlet imkanları yine bir partinin hizmetinde olacak ve haksız rekabet yine devam edecek.  Yaşanacak hengamenin kazananı ise yine matbaacılar ve reklam sektörü olacak...                  Seçmen nezdin de hiçbir fayda sağlamayan gereksiz, gereksiz olduğu kadar partililerin dahi okumadığı afiş, broşür ve kitapçıklar yine halkın beğenisine sunulacak.        Partilerde ki hareketlenme henüz halkta görülmese de yakında başlar…                           İster istemez liderler arasında vukuu bulan gerilim halkı yine menfi yönde etkileyecek...            Partiler, adaylar ve seçim materyalleri hazır olduğunda sokaklar gözü yaşlı da olsa davetsiz misafirlerini bekliyor olacak.          Halk çevre kirliliğini görünce mutlaka neden yasaklanmadığını soracaktır…                      Yasak olduğuna dair İl ve İlçe merkezlerine bir dizi kurallar silsilesi halinde tebliğ edildiğini nereden bilecek…                              Geçmişte olduğu gibi yine ciddiye almayacaklar.                   Sesli propaganda yine tahammül sınırlarını zorlayacak…    Hiç birinin ne söylediği anlaşılmayan sesli anonslar ve zayıf görünmeme içgüdüsüyle meydanlar amansız bir yarışa sahne olacak... Uyuyan bebeleri, sabahın köründe okula giden çocukları ve hasta yaşlıları kimse düşünmeyecek.        Milli servetin bir hiç uğruna heba olması böyle bir şey olmalı…                        İnanın,yapılan harcamaların asgari üçte ikisi gereksiz...                     Ana arterler de büyük parti bayrakları, aday posterleri ve adayların projelerini anlatmak için seçmenle buluşmasını sağlayan toplantılar yapmak kesinlikle yeterlidir...  Lakin bunu kime anlatabilirsiniz…                              Bizimki sadece bir temenni…                Bu vesileyle gürültü ve çevre kirliliği yine bizi bekliyor ve bundan da kaçış yok. Hasan TEMEL