PİAR’ın Temmuz ayı anket sonucu…     AKP’lilerin %33’ü Ali Babacan’ın kuracağı yeni partiye vize veriyor!                         Bu ne demek?                                                       Bu, AKP düşüşte, CHP yükselişte demek…         Ayrıca , “geçmişte AKP’den ayrılıp parti kuranların yaşadığı akıbeti yaşarlar” sözünün tekzip edilmesi demek….   *                                                                       Hatırlayın,2000’lerin başında dünyayı kasıp kavuran iktisadi kriz sonrası olanları…                             Kemal Derviş’in acı reçetesinin,”denize düşen yılana sarılır” misali halkı AKP’ye nasıl yönelttiğini.    Ne tesadüf değil mi?                                        Ecevit hükümetinin yumuşak karnı olan ekonomi, bugün de AKP’nin de sancısı odu(!)                          Ne dersiniz?                                                            Yoksa, Ecevit hükümetini götüren ekonomi, AKP’yi de götürmeye mi hazırlanıyor!              *  Yeni bir partiye ihtiyaç var mı?  Ahmet Davutoğlu ve Mehmet Şimşek yeni parti de görev alırlar mı?        Küskünler partisi mi olur?   AKP ve MHP’den kopmalar olur mu?  Babacan, Erdoğan’a göre nasıl bir farklılık koyar?    Yeni parti, AKP tabanını mı yoksa merkeze mi hedef kitle olarak görür?     Kurucular küskünlerden mi oluşacak?       Yeni zeminde kurulduğu takdir de özeleştiri yapar mı? gibi deli sorular ortalıkta dolaşıyor! * Dönelim iktidar cephesine…     Öfke seli dinecek gibi değil, adım adım yaklaşıyor…              Erdoğan, AKP içindeki aksaklıkları tartışalım ve parti de görev alın diyor muhaliflere…          Daha açık bir ifadeyle, ‘siyasi rüşvet’ teklif ediyor(!)                    Lakin bir işe yaramıyor…                   Öyle görülüyor ki, önümüzdeki aylarda siyasi iklim, orman yangınlarına dönecek gibi!  * AKP çözülmenin eşiğinde…    Sebeplerine cevap araması gerekiyor oysa…            Erdoğan ise, “dava ve ümmet” çıkışıyla AKP’nin akıbetini çok bilinmezliğe doğru sürüklüyor.       Ümmet çıkışıyla muhalefet kanadında oluşan haklı tepkiler yoğun mu yoğun…        Halk nezdinde ne kadar karşılık buldu bilinmez,                  Sarih olan bir şey var ki,,Erdoğan açısından bakıldığında korkunç bir talihsizlik.            AKP’yi Müslüman partisi olarak görmek…       Halkı kategorize ederek, ayırımcılığı çağrıştırmak… Tehlikeli sularda yüzmek, laiklik ilkesini dinamitlemek değil de nedir?                                                                                            İsterseniz kısa bir toparlama yapalım…    Ali Babacan’ın kuracağı yeni parti, geçmişte kurulan partiler gibi olmayacak.       Belki iktidar olmayacak ama % 1’lerin bile önem kazandığı bir ucube sistem var…               Tıpkı MHP gibi, HDP gibi İYİ Parti gibi oyun kuruculuğa soyunabilir…              Beklenti büyük…                AKP,MHP’den takribi 70 milletvekilinin kopma beklentisi var.      Eğer doğru ise,deprem, sel ya da meteor etkisi gibi doğal felaketleri aratmayacak siyasi iklim değişikliklerine hazırlıklı olalım. Falcı değiliz. Niyet okuyacak da değiliz.    Fakat Ali Babacan, çıktığı bu yoldan geri dönüş yapmadığı takdirde, kendi yol hikayesini kendisi yazmış olacak. Kesin emin olmamakla birlikte, bence AKP’nin başı belada...    İzleyelim, bakalım neler olacak.  Hasan TEMEL