“Sakin güç”nihayet patladı..! Hani derler ya, “taş olsa çatlar”CHP Genel başkanı Sn.Kemal Kılıçdaroğlu bile öfkesini dışa vurmak zorunda kaldı.  Parti içi muhalefetin olağanüstü kurultay restine karşılık rest geçikmedi.Kurultay talebinin gerekçesi ise cumhurbaşkanlığı ve öncesi  seçimlerde yaşanan başarısızlıklar gösteriliyor.  Başarısızlığın kıstası nedir diye soran yok.CHP gibi bir markanın son çeyrek yüzyılda %20 ye taşınmasını başarı olarak görenlerin  birkaç yılda 5- 6 puanlık artışı sağlayan Sn.Kılıçdaroğlu’na tahammülsüzlükleri anlaşılır gibi değil.  2011 kurultayı CHP’de yaşanan bir düşünce devrimiydi.Sn.Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultay söylemleri küllenmeye yüz tutmuş sosyal demokrasi anlayışının partiye davetiydi.Eksenden kayma değil partinin sosyal demokrat eksene çekme arzusunun tabanla paylaşma çıkışıydı.  CHP Emek çevreleri ile bağlarını koparmış parti içi demokrasinin olmadığı,sosyal demokrat kimliğini kaybetmiş bir parti konumunda iken özgürlükçü,parti içi demokrasiyi özümsemiş,AB’yi bir çağdaşlık projesi olarak gören,Kürt meselesine kesin çözüm öneren bir parti haline dönüşmesini öngörmekteydi.Bu düşünce devrimini de Y-CHP kavramı ile topluma sunulmuştu.  Sn.Kemal Kılıçdaroğlu döneminde değil, yıllar öncesinde partinin eksen kaymasına maruz kaldığını göremeyenlerin, bugün “bir bardak suda fırtına” kopartmalarına tanıklık ediyoruz.Adeta Yeni CHP ile anlatılmak isteneni anlamamak için direnç gösteriyorlar.Görüldüğü kadarıyla gösterilen direncin altında yatan gerçek  parti içi erk kavgasından başka bir şey değil.  Parti içinde ki ulusalcıların bu son çıkışı bardağın taşmasına sebep olurken kurultay talebine karşı genel başkanın, kurultay resti ile karşılık vermesi, Yeni CHP yolunun ardına kadar açılmasına sebep olacak.  Kurultay sadece seçimli olmakla kalmayacak tüzükte de bazı değişimler olacak.Güçlü genel sekreterlik yolunun tekrar açılması bu gün için muamma olsa da CHP açısından bir kazanım olacağını düşünüyorum.  Tüzük tadilatının dışında parti programının yeniden yazılacağı bir program kurultayının ihtiyaç olduğu parti içinde yaşanan tartışmalardan anlayabiliyoruz.Yeni seçilecek yönetim kadrolarının bu alanda çalışmalar yapmasının kaçınılmaz olacağını söyleyelim ve program konusuna şimdilik girmeyelim.  CHP’lilere düşen görev,halkta karşılığı olmayan politikalardan uzak durmak ve halkın tüm katmanlarını kucaklayan ve sorunlarına çözüm üreten politikaların yanı sıra icra makamlarının sosyal demokrat kimliklerle donatmaktır.   Parti içi muhalefet hareketinin ifade özgürlüğünü sınırsız bir şekilde kullanması  partilerin demokratikleşmesinde önemli bir etken olduğunu gösteriyor. Olağan üstü kurultay kararı alınmasıyla birlikte Sn.Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yeni CHP yolunda işi çok daha kolay gibi görülüyor.Bu kurultayla direksiyonun sola kırılacağı açık.Bu yolu açan muhalif harekete Sn.Kılıçdaroğlu ne kadar teşekkür etse az.!Hayalini kurduğu Y-CHP’nin yolu açılmış oldu..!  5-6 Eylül kurultayını, parti rotasının belirlenmesi noktasında yaşanan açmazın çözüme kavuşturulduğu ve partiye bir kimlik kazandırılacağı kurultay olacağı için çok önemsiyorum.  Hiç kimse bir başkasına adres göstermesin..!Kendisini CHP’li olarak gören her bireyin bu çatının altında siyaset yapma hakkı var.Farlılıklar zenginlik olarak görülmeli,fikirlerin parti içindeki güçleri oranında temsili sağlanmalıdır. Saygılarımla.  Hasan TEMEL