KIRMIZI KART!
Kırmızı Kart sürprizini beğenmemişsiniz.
Ah şu parti içi yeminli muhalifler ve sosyalist solcular, siz yok musunuz siz!
Ateşe odun atmakla meşgulsünüz!
İtibarsızlaştırma ve küçümseme gayretiniz, siyasi kazancınızın materyali olmuş!
Bir avuçsunuz!
Lakin haksızlık da yapmak istemem.
Her biriniz, yazan çizen, sol tedrisatın işaret fişeğisiniz.
Memleketin aydınlık yüzleri ve dağına taşına sevdalı yüreklerisiniz.
Kusura bakmayın ama kusursuz da değilsiniz hani!
Kusurunuz mu?
Kusurunuz, milyonlarca CHP seçmenine karşı üstenci bakış ve halkı doğru okuyamama!
Halk 70’li yılların örgütlü, mücadeleci, talepkâr toplumu değil.
O dönemin çok çok gerisine düştü, düşürüldü.
Halk nezdinde CHP, yasal zeminde muhalif siyasetin toplanma merkezi.
Bunu görmek istemeyebilirsiniz!
Özgür Özel’li “ti”ye almaya devam edebilirsiniz!Hatta seçmenin size reva gördüğü kırmızı kartcezasını bir asır daha çekebilirsiniz.
Nede olsa her şeyin en iyisini bilen sizsiniz!
diyelim ve kırmızı kart sürprizine CHP penceresinden bakmaya çalışalım.
Malum, erken seçim acil ihtiyaç.
Fakat bu kararı almak ve uygulamaya koymak için mecliste çoğunluk gerektirir.Muhalefet ise bu güce sahip değil.
Zaten bu kararı mecliste aramak abesle iştigal!
Tepki örgütlemek ve demokratik eylem dozunu arttırmakerken seçime kapı aralar.
CHP’nin yaptığı tamda bu.
İşte o kırmızı kart, seçmeni tek şemsiye altında toplamaya dönük bir materyalden ibaret.
Yeni toplumsal yapı ne yazık ki içi dolu sloganlara ilgisiz.“Her şey çok güzel olacak”
Tam yol ileri” gibi sloganların tatminkar olduğunu kim söyleyebilir.
Bence de değil.
Ama son seçimlerde yarattığı etkiyi görmezden gelme ısrarına da gerek yok.
Kırmızı kart eylemini yetersiz bulabilirsiniz.
Lakin, zamanla parti etkinlikleri yoluyla çığ gibi yayılması pekala mümkün.
Sonuç vermezmiş, varsın vermesin.
Her demokratik eylem sonuç verecek değil.
O eylemler,demokrasiyi koruyan ve gelişimini sağlayan birikimlerin“Z raporudur.”
CHP’nin sözünde duran bir Genel Başkanı var.
% 25 tavanı tuz-buz edeceğim dedi, etti.
İlk yerel seçimde birinci parti olma sözünü verdi, oldu.
Şimdi de ilk genel seçimde iktidar sözünü verdi.
Anketlere göre, AKP ile başa baş.
Ve başaramadığı taktirde, istifa edeceğini söylemekten çekinmeyen bir lider.
Biliyorum ezberlerimize cevap veren bir politik tarz değil.
Lakin halk, analitik ve pragmatik siyaset temsilcilerine geçit vermeye meyilli.
Erdoğan’a verdiği gibi. Özel’in de yapmak istediği bu.
Ya Erdoğan’ın” tek adam” iktidarının yol temizleyicisi olacağız.
ya da,demokrasi ile buluşmak için birlikte yeni bir rota çizeceğiz.
Bence, kaçırılmaması gereken tarihi bir fırsat.
Hasan TEMEL