Genelleme yapacak olursak; üç çeşit seçmen grubu olduğu düşünmcesindeyim.
*
I.GRUP
Bilgi birikim sahibi, ne istediğini iyi bilen, donanımlı seçmenler.
Bunlar, “doğumdan ölüme kadar geçen bir süre ”kadrajına asla hapsedilemezler.
Genç beyinlere ilham kaynağı olurlar ve huzur dolu dünyanın müjdecisi olurlar!
Nihayetin de, biyolojik sonlarının ötesine geçerek ölümsüzleşirler!
*
II.GRUP
İtaat ve biat etmeyi kendilerine ilke edinen seçmenler.
Asla sorgulamazlar.
Sorgulama onlara göre disiplinsizliktir.
Amiyane tabirle günlük siyaset meze olmaktan haz duyarlar!
Tenkitlere ve telkinlere kapalıdırlar.
İtaat etmeyi başarının anahtarı olarak görürler.
*
III.GRUP
Bunlar ise,parti bağları zayıf, yüzer- gezer seçmenlerdir.
Sağ-sol kavramlarını manasız bulurlar.
Oy tercihleri, parti bağları zayıflığının göstergesidir. Tercih çeşitlilikleriyle övünürler.
Bireysel tavırlarıyla dikkat çekerler.
Apolitiktirler.
Bunu da memleket sevdası ile izah ederler.
Kararlı ve donanım sahibi olduklarına inanırlar.
Sözüm ona, memleketin geleceğe yön verme becerisine sahiptirler.
Ve, özeleştiri yoksunudurlar.
*
Gelelim meramımı paylaşmaya… “Teşbihte hata olmaz.”mış.
Üçüncü grup, amiyane tabirle işlenmesi gereken bir maden gibi!
İyi niyetli ve masumdurlar.
Aynı zaman da iyiliğin karanlıkta kalan yüzüdürler de.
Karabasan gibi çöken karanlığın esiri olduklarının farkında bile değiller.
Oysa tek ihtiyaçları var.
Üstlerine çöken karanlıktan aydınlığa çıkmak.
Bu görev de muhalefete düşüyor.
Daha çok da CHP’ye!
Çünkü, bu madenin işlenmesi, örgütlü bir yapıya ihtiyaç duyar.
Bu konuda yaygınlık kazanan algı net.
Karmaşık yapısına rağmen çözüm adresi yine de CHP.
*
O zaman,CHP’yi biraz irdelemekte fayda var..
Araştırmalara göre CHP seçmeni; %50’si, liderinden ve partisinden memnun değil. %51’i ideolojik.
İçe kapanık ve diğer seçmen gruplarıyla sorunlu.
Her şeyi kendi penceresinden değerlendiren bir seçmen.
Bunlar CHP’nin zaaf görüntüleri.
Altılı masanın “ortak mutabakat metni”iktidar olma kararlılığını gösterdi.
Ana gövde CHP!
CHP iktidar mı olmak istiyor?
Yapacağı tek şey var.
Üçüncü seçmen grubuna kucak açmak, gönül bağlarını güçlendirmek ve iyiliğin karanlıkta kalan yüzünü açığa çıkarmaktır.
*
Lakin kolay da değil.
Yine de, ana muhalefet CHP, umut verici adımlar atmaya devam ediyor.
Varsın iç baskılamalar olsun.
Bir yanda, ortak hayal üretme çabaları kararlılıkla sürsün.
Diğer yanda, CHP kıyılarına vuran önemli meselelerin sancıları ile mücadele edilsin.
Kılıçdaroğlu bu kararlılığı gösteriyor.
Parti içi yerleşik kalıpları bir bir kırmaya başladı.!
Lakin, değişim politikalarına destek ihtiyacını fazlasıyla hissediyor.
Çünkü,iktidar yolunun, bu seçmen grubu ile gönül bağı kurmaktan geçtiğini görüyor.
Yeter ki CHP üyeleri, Kılıçdaroğlu ile birlikte, bir büyük başarı öyküsüne imza atma kararlılığı içinde olsunlar.
Hasan TEMEL