On beş gündür seccade ile yatıp seccade ile kalkıyoruz!
Görülen o ki, 14 Mayıs Pazar gününe kadar da yatıp kalkmaya devam edeceğiz!
Eee, boş yere dememişler “denize düşen yılana sarılır” diye.
Erdoğan’da seccadeye sarıldı!
Çaresizlik mi yoksa tükenmişlik sendromu mu dersiniz inanın bilmiyorum.
Varın teşhisi siz koyun!
Bildiğim,1 kg etin 400 TL, 1 kg kıymanın 340 TL,1 kg soğanın 30 TL, 1 Doların 19 TL, 1 Euro 21 TL olduğudur.
Lakin iktidar kanadının umurunda değil.
Tam uçacağız derken uçan Türkiye değil, enflasyon oldu.
Ekonomi,eğitim, sağlık,siyaset,adalet, güvenlik gibi memleket meselelerinin hangisine el atsanız elinizde kalıyor!
Her biri sanki birer önemsiz iş kazası!
Hiç mi önemli olan bir şey yok.
Olmaz mı?
Mesela Kılıçdaroğlu, seccadeye ayak basarak dini değerlere nasıl saygıda kusur eder!
Kırk yıldır siyaseti yakından takip ederim.
Bu kadar sığ ve bir o kadar da iftiralarla dolu bir iktidar dönemine şahit olmadım.
Hele bir düşünün!
%99’müslüman olan bir ülke de bir cumhurbaşkanı adayı seccadeye neden ayak basar?
Ne kazandırır kendisine?
Zaten en sade temiz kalbi duyguyla tüm Müslümanlardan özür dilemedi mi, diledi.
Ama dert başka! Siz kasıt aramaya, seccade üzerinden algı yaratmaya devam edin!
Oysa seçmen her şeyin farkın da.
Çaresizliğin ve tükenmişliğin ifadesi olduğunu çok iyi biliyor.
Keşke seccadeye göstermiş olduğunuz hassasiyetin onda birini, yolsuzluğa yoksulluğa ve yasaklara karşı gösterseydiniz de bu halka, huzur ve refah bir hayat sunsaydınız.
Onu bile çok gördünüz.
Hasan TEMEL