ÜÇ DÖNEM KURALI!
Bir tartışmadır gidiyor!
Milletvekili gören süresi sınırlandırılsın.
Nasıl olacak?
İki, bilemedin üç dönem sonra evine işine dönsün, siyasetten elini ayağını çeksin.
Ve bu görüş genel kabul görüyor. AKP’ye hakkını teslim edelim.
Uzun yıllar, bu kuralı uygulayan tek parti.
Rakibi CHP ise kapı aralamanın eşiğinde!
Hiç kimse siyasi ikbal peşinde koşmasın.
Parti, siyaseti meslek olarak görenlerden korunsun.
İnsan gönlünü hoş eden öneriler!
Lakin yine de ikna edilmeye ihtiyacım var.
AKP’yi anlamak zor değil.
Sadakat, atanan milletvekili değerinin ölçütü!
Ve yetki de tek kişide.CHP’de, AKP’den feyz almış olacak ki,dönem kuralına merak sardı!
Sizi bilmem ama bu merak beni fazlasıyla endişelendiriyor.
Ortalık, siyaset erbapları ile dolu!
Halkın önünde çözüm bekleyen devasa engeller var.
Engelleri aşmak siyasetçinin vazifesi.
Başarılı siyasetçi, neden bir tüzük maddesine kurban edilsin!
Siyasetçinin heyecanına gem vurmak niye?
Hangi aklın ürünü olabilir ve kime ne kazandırır bilmiyorum.
CHP’de 24-25 Kasım’da Tüzük Kurultayı var.
Üç dönem kuralını oylayacak.Batı da uygulandığına/uygulanmadığına dair hiç bir fikrim yok.
Sadece kalbimin sesini dinliyorum.
Bu Tüzük değişikliği,CHP’nin genleri ile asla uyuşmaz! Siyaset emek ister.
Tarlada izi olmayanın cirit attığı bir mecra değil, olmamalı da! Ama, harmanda yüzü olana mani olmak kimin haddine! Kim ,harmanda yüzü olan siyasetçi?
Vazifesini, senin, benim, onun için layıkıyla yerine getiren kişi değil mi?
Ne diyordu Mevlana Hazretleri!
“Nice insanlar gördüm üstünde de elbise yok, nice elbiseler gördüm içinde insan yok.”
Hem insan,hem üstünde elbise olanlara kıymak da neyin nesi?
Malum, siyaset kalitesi düştükçe düşüyor!
Bırakın tarlada iz bırakanlar, halka hizmeti sürdürsünler.
Yeni nesil gençlere rehber olsunlar!
Parlamentoya bir bakın.
Biyolojik olarak genç, fikren yaşlı siyasetçilerle dolup taşıyor.
Nedeni ise liderler.
İkballerini gözeten bu kurala arka çıkarak günahlarına ortak olmayın!
Tabi ki genç ve dinamik kadrolar olacak.
Aranan kan!
Tecrübe ve gençliğin harmanlandığı dinamik kadrolar değil mi?
Yetki siz de zaten.
Parti içi demokrasiye sahip çıkarak söz ve karar sahibi olma yetkinizi kullanın yeter.
Hepsi bu!
Hasan TEMEL