Geçtiğimiz Ekim ayında Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Türk iş adamlarından oluşan bir heyet,  Sırbistan’a resmi ziyarette bulundular.      Resmi görüşmeler sonrası,  5 bin ton et ithalatı yapılacağı müjdesini, bizzat Erdoğan’nın  verdiğini hatırlarsınız..(!)        Ayrıca Türk işadamlarını bu ülkeye yatırım yapmaya da davet etmişti.  Bu davet, memlekette büyük sevinç yaratmakla kalmadı, solan yüzleri güldürdü ve dünya devleti olma yolunda kat edilen mesafe de, verilen müjdenin adeta sosu oldu..(!)   Sırbistan  dediğiniz, 7,5 milyon nüfusa sahip bir Avrupa devleti.  Çok çabuk unutan bir milletiz, unutmuş olabiliriz..(!) Dünya ise onları, Bosna savaşında yaptıkları Boşnak katliamı ile hatırlıyor. Biz unutsak da dünya unutmadı, unutmayacak da.   Türkiye Tarım ve hayvancılıkta, kendi kendine yetebilen nadir ülkelerden biri olması gerekirken, dışı bağımlılık,iktidar politikalarının bir sonucu olduğu açık.     Türkiye,günümüz et fiyatlarının yarı fiyatına et tüketecek imkanlara sahip bir ülke.   Söylemek kolay diyebilirsiniz.   Bu ve benzeri iddialı laflar, çözüm önerileri içermediği sürece, bir anlam ifade etmez.       Ben,Sosyal Demokrat Halk Partisi(SHP) Genel Başkanlığı döneminde, uzmanlarca bilimsel verilere dayanarak hazırlanan, “Kırmızı Et Projesi”ne dikkatinizi çekmek  isterim.  Bu proje,bütün partilere ve milletvekillerine ulaştırıldı ama, egemenlere hizmeti esas alan AKP’den bu projenin uygulanmasını beklemek büyük safdillik olur.   Yandaş medyanın ekran ve sayfaları, ucuz kırmızı et haberleri ile süslenmesi boşuna olmadığı malum..  Umarım, sıkı bir denetim sonrası halkın hizmetine sunulur.     Lakin,”sinek küçük ama mide bulandırır”diye bir söz var.   Kırmızı et satışlarının, sadece A.101 ve BİM marketlerinde satılacak olması, yeni bir dönemin alenen ifşası olacak.    “Yandaş medya” döneminden sonra artık yandaş marketler dönemi başlatılacak gibi.Bu uygulama toplumda yaşanan bölünmeyi,ayrışmayı, ötekileştirmeyi körükleyecek.   Peki,bu durumdan kim zararlı çıkar.?   Kim olacak,yükselen kırmızı et fiyatları tüketimde ciddi bir düşüş zaten yaşanması son darbenin mahalle kasaplarına kesileceğini gösteriyor.   Kırmızı ucuz etin sadece bu marketler zincirinde satılacak olması mahalle kasaplarının sonu demektir.  Şunu kesin olarak söyleyebilirim ki,haksız rekabeti körükleyen adalet duygusunu örseleyen bir uygulama  bu.Bu sebeple kazanan,iktidar yandaşı A.101 ve BİM marketler zinciri, dolayısıyla iktidarın kendisi olacak.   İktidar, akıl almaz Tarım ve Hayvancılık politikalarında büyük çöküş yaşıyor. Alman papazın hikayesini bilirsiniz, tekrar yapmak istemiyorum.  Sıra mahalle kasaplarına geldi.  Ama arkalarında kimi bulacaklar ya da bulacaklar mı, doğrusu pek Emin değilim. Hasan TEMEL