Makyaj akıyor!                      19 yıllık AKP iktidarında yaşanan kirli siyasi ilişkiler kabına sığmaz oldu!        Her gün yeni bir iddia…               Mafya lideri Sedat Peker’in kan dondurucu açıklamaları işin ‘tuzu biberi’ olmaya devam ediyor!  Dönemin tanıklarından Zülfü Livaneli’nin verdiği son röportaj ise, Sn.Deniz Baykal hakkında ileri sürülen  kuşkuları yeniden alevlendirdi.                    Parti yönetimi iddialar karşısında sessizliğini koruyor.                                 Yandaş medyaya bulunmaz fırsatlar tanıdığı içindir ki, AKP’nin yaşadığı tıkanıklık, CHP üstünden üretilen algı politikalarıyla aşılmaya çalışılıyor. Bu bir tahmin ya da kehanet değil, gerçeğin ta kendisi…                                           Tahmin olmadığını görmek için de, yandaş medya haberlerine kulak kabartmak bence yeter de artar bile..   Sanki “temcit pilavı...                  Yandaş medya, elde ki sınırsız güçle, sürekli Erdoğan’ın önünü açanın Baykal olduğu haberlerine çanak tutarak, CHP’de yangın çıkarmaya çalışıyor!                               Kamuoyuna sızdırılan kaset ile, genel başkanlık koltuğundan olan Deniz Baykal hakkında yapılan haberler, hala tazeliğini koruyor.               Bugün, kumpasla uzaklaştırıldığını iddia eden yandaş medya, Deniz Baykal ve yol arkadaşlarına kol kanat geriyorsa, ki geriyor, bunun altında Baykal sevgisi aramak, safdilliğin de ötesinde olsa olsa ahmaklık olur.          Sözüm ona Siyaset-Mafya-Devlet üçgeninde yaşanan kirli ilişkileri örtbas etmeye çalışıyorlar. Zülfü Livaneli’nin çıkışını, Baykal’a yöneltilen bir itibar suikastı olarak gösterip parti içinde Alevi-Sunni ayrımı yapıldığı fikrine çanak tutuyorlar.                                                 Bu sizin, artık gizlemekte bile güçlük çektiğiniz kirli yüzünüz!                 1 Mart  Tezkeresi sonrası Deniz Baykal ve yönetimine yöneltilen ağır suçlamalar hala hafızalarda tazeliğini koruyor.                            Bir anda depreşen Baykal sevginizin altında iyi niyet aramak, duygusallığın da çok ötesinde siyasi öngörüden uzak, apolitik art niyetli bir yaklaşımdan başka bir şey değil.   Sözün özü, yandaş medya AKP’ye kan taşıma derdinde.                             Yaklaşan erken seçim kabusu, mini fırsatları dahi değerlendirme zorunluluğunu dikte ediyor. Millet İttifakının gün geçtikçe kenetlenmesi ve yeni partilerin de bu demokrasi kervanına uyum göstermeleri Cumhur İttifakı bileşenlerini korkutuyor.                                   Yandaş medya’nın amacı, başta CHP olmak üzere, solun bütün renklerine dönük  yorum ve eleştirileri, ülke demokrasisini değil, Cumhur İttifakı’nın çıkarlarını gözetmekten ibaret.   Be nedenle CHP ,millet İttifakını güçlendirmek ve sürdürmek için, miskin yapısından kurtulmalı, bir an önce yandaş medya suçlamaları karşısında toplumu ikna edici politikalara dönmelidir.  Hasan TEMEL