Yerel de olsa,
ömrünü aktif siyasete adayan biri oldum.
Çok şey gördüm!
Bir o kadar da duydum!
Bir söz var ki,
her duyuşum da irite olmakla kalmam,
sinir katsayımda yükseliş olur!
Sanki eleştiri savar!
“Önümüzde ki seçim,
Cumhuriyet tarihinin en önemli seçimi.”
Aynı kişilerden bu aynı nakaratı dinlemek,
beni çok sıkar,
içimden,
her daim “hadi oradan” demek geçer.
Şüphesiz ki, her seçim önemlidir.
Doğru tercihler,
ülke ve toplum geleceğine ışık tutacağı gibi,
yanlış tercihler,
kalıcı marazlar bırakır ve karanlığa sürükler.
İşte biz de yaşanan tam da bu.
Kibir ve ego ile bütünleşen,
muhalefet partilerinin uyarılarını yok sayan,
ülkeyi uçurumun eşiğine sürükleyen bir iktidar var.
Yolun sonu görünüyor.
Bunda şüphe yok.
Lakin bu sonu,
altılı masa haricin de diğer muhalif güçlerin,
hal ve gidişleri belirleyecek gibi!
Hiç kimse,
seçimi “ çanta da keklik” görmesin.
Hele hele,
Kürt seçmeni hiç de öyle görmesin.
Aday profili,
her kesimi tatmin etmeli…
Özellikle de Kürt seçmeni.
Çünkü bu seçim,
sıradan bir seçim değil,
mutlak kazanılması gereken bir seçim.
İç tartışmalar son bulmalı.
Altılı masa daha gerçekçi ve inandırıcı olmalı.
En küçük bir hata AKP’ye ve Erdoğan’a güç katar.
Bu seçim de,
Türkiye’nin geleceği oylanacak!
Ya karanlığa sürüklenmeye devam edeceğiz,
ya da,
aydınlığa kapı aralayacağız
Çünkü,
adı seçim olsa da,
referandum niteliğinde bir seçim olacağı unutulmasın.
Yani sistem oylanacak.
“Tek adam” yönetimi mi?
yoksa,
Çoğulcu Parlamenter Demokratik Sistem mi?
Hasan TEMEL